20.04.2022
“Besinler ilacınız, ilacınız besinler olsun” sözünü mutlaka duymuşsunuzdur. Modern tıp biliminin kurucusu kabul edilen Hipokrat, 2.500 yıl öncesinde bu önemli lafı etmiştir. Hipokrat’ın bize çok yakın bir coğrafyada, Bodrum’un hemen karşı kıyısındaki İstanköy’de dünyaya gelmiş olması da ilk yerleşik hayatın Göbeklitepe’de, yaklaşık 12 bin yıl önce başladığının ortaya çıkması da coğrafyamızın ne kadar kadim olduğunu ve aynı zamanda kadim beslenme kültürümüzün önemini ortaya koyuyor. “Doğal Kolajenin Lezzet Dolu Öyküsü” başlıklı Youtube videomuzda, yemek ve tarihe ilişkin ilginizi çekecek bilgiler yer alıyor.
Nesillerdir biliyoruz ki vücudumuzun en önemli girdisi besinler, bir anlamda ne yiyorsak oyuz. Daha yakından, mikro ölçekte bakacak olursak, vücudumuzun en küçük yapı taşı olan hücrelerimizin, düzenli olarak çalışabilmesi için önemli besin ögelerine ihtiyacı vardır. Gündelik hayatımızda, tükettiğimiz besinler aracılığıyla protein, karbonhidrat, yağ, vitamin, mineral ve su gibi besin ögelerini vücudumuza alırız. Bu besin ögelerinin, yeterli ve düzenli olarak vücuda alınması, yaşamın sürdürülmesi, sağlığın korunması, büyüme ve gelişme açısından önemli. Bu noktada, yeterli ve dengeli beslenme kavramı ile karşılaşıyoruz. Besin ögelerinden herhangi biri alınmadığında, yetersiz veya gereğinden fazla alındığında, büyüme ve gelişme olumsuz yönde etkileniyor, sağlık problemleri ortaya çıkabiliyor. Bu durum, yaş ve cinsiyet fark etmeksizin herkes için önemli olmakla birlikte, özellikle risk grupları olarak bilinen hamile kadınlar, emzirme döneminde olan kadınlar, bebekler, çocuklar, ergenlik çağında olanlar, yaşlılar ve hastalar için daha fazla önem taşıyor (1). Genel beslenme Çocuk beslenmesine ilişkin genel doğrular için Beslenme ve Çocuk isimli blog yazımıza bir göz atın.
Kemik suyu, ülkemizde olduğu gibi dünyada da bilinen, nesilden nesile aktarılarak günümüze kadar ulaşan lezzetler arasında, önemli bir konuma sahiptir. Kemik suyunun dünya genelinde kabul görmüş, belirli bir üretim standardı olmamakla birlikte, hayvansal yan ürünlerden, özellikle ilikli kemiklerin, açık kazan veya kapalı kazan tipinde, suda uzun süre kaynatılarak ekstrakte edilmesi sonucu üretilir. Kemiklerin suda kaynatılması ile, kemik ve kemik iliğinin yapısında bulunan protein, aminoasit, glukozamin, kolajen, vitamin, mineral gibi değerli maddelerin, kemiğin yapısından ayrılarak suya geçmesi sağlanır. Bunun sonucunda da, besleyici değeri yüksek bir gıdanın üretimi gerçekleşmiş olur. Son yıllarda ise kemik suyunun dokuları yenileyen kolajen içeriği bakımından zengin olması, insanların daha genç kalması fikrine dikkat çekmekte ve bu anlamda kemik suyunun tüketimini arttırmaktadır (2). Kemik suyuna ilişkin daha fazla bilgi için, üretimde yer alan gıda mühendislerimizin bilgi verdiği, ilgili Youtube videomuzu izleyebilirsiniz.
Kemik suyu, çocukların bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklardan korunmasını sağlar. Bunun yanında, hastalanan çocukların, hastalıklarını daha çabuk atlatmaları adına yardımcı olur.
Kemik suyu, zengin içeriği ile oldukça değerli bir besin kaynağıdır. İçeriğindeki proteinler, amino asitler, lifler ve kolajenler sayesinde, çocuklarda büyüme ve gelişime üzerinde kaliteli bir etkiye sahiptir. Aynı zamanda, kemik suyunun içerdiği bu lifler ve amino asitlerin, çocukların kas ve iskelet sistemi üzerinde de olumlu etkileri bulunur. Bunun yanında, bebekler sindirim açısından yeterli bir fonksiyona sahip olmadıkları için, kemik suyunun, beslenmelerine eklenmesi ile sindirimlerinde kolaylık sağlanmış olur. Böylece bebekler, daha rahat uyurlar ve sindirim fonksiyonlarını daha rahat gerçekleştirirler. Kemik suyunun içerisinde bulunan glisin adı verilen amino asit sayesinde, bebekler daha iyi uyuyabilir. Bu olumlu etkileri nedeniyle bebek beslenmesinde kemik suyunu öneriyoruz (3).
Kemik suyu nasıl tüketilmelidir?
Kemik suyu, çorbalara ilave edilerek, içine limon, karabiber, zencefil gibi bağışıklık artıran diğer gıdalar ile kaynatılarak, pilavlara ya da diğer yemeklere eklenerek tüketilebilir.
Kemiği suyundan ayırmadan pişirmek ve bu sayede kemik ve içindeki ilikten maksimum faydayı almak çok önemlidir. Bu şekilde pişirmek mutfakta bütünsel bir yaklaşımı da beraberinde getirir. Günümüzde mutfakta daha az vakti olan ebeveynler için hayat kurtarıcı çözümler var. Piyasada bulunan İlikli kemik suları hem zamandan hem de enerjiden tasarruf etmemizi sağlarken, yemeklerin eksik olan lezzetini, proteinini, vitamini ve kolajenini yemeğe geri kazandırıyor.
Size de afiyetle tüketmek kalıyor.